Durum gevşeklik kabul etmez. Siyasi tarafgillikler, Polemiklerden, Fitneden, Gereksiz münazaralardan, Ayrışmalardan kaçınalım, Zira batının ülkemiz üzerine yazılı senaryoları asla bir sinema oyunu değildir. Fiili işgal öncesi bizi Adaletten Haktan, Hukuktan, Maneviyatımızdan, Milli değerlerimizden İnsanlığımızdan Bütün hasletlerimizden koparıp üzerimize çullanacaklar. Tehlikenin farkındayım demek yetmez. Uyanık olmalıyız. Çünkü; Bu barbarlar bütün dünyada kaybettiği ama geri alamadığı tek toprak parçası ülkemizden asla vazgeçmez.

STRATEJİ DOĞRU DEĞİ

Yaklaşık elli yıldır ülkemizin bekasına silah sıkan dağdaki teröriste bile geri kazanma projeleri üretilirken; Suçu en az olan FETÖ tabanının cezaevinde tutulması yada işinden gücünden edilmesi çelişkidir. Stratejik bir hatadır.

ihanetin kalan bölümünü tamamlamak için fırsat kollayan, ‘hoca efendi’ derken hala ağzından salya akıtanlar, iflah olmaz beyinsizler yok mu?

Elbette var... Hele ki o sosyal medyadan ihanet kusan şerefsizleri, Devletimiz bulup en ağır cezaları vermeli,

Ama;

PKK/YPG’nın meclisteki destekçisi HDP ceddimize dua mı ediyor sanki de, benim vergilerimle onlara maaş verilip meşruiyet kazandırılıyor?

Söğüçlenmiş FETÖ tabanı içerde yatarken, ortası bir yolunu bulup cezaevinden çıksın, üstü yurt dışında keyf yapsın...

PKK/YPG’nin açık destekçilerine göz yumulurken; Büyük emeklerle okuttukları, anası Türk, babası Türk üç beş köylü çocuğu işinden aşından edilsin...

Hasılı; Bu kabul edilir, ‘asgari’ bir çelişki değildir.

Dolayısı ile Devletimiz FETÖ'nün ağına düşen ve pişmanlık duyan tabandaki ınsanları geri kazanacak stratejiler ve projeler üretmelidir.

Ayrıca;

Bu çelişkinin aynı zamanda ‘üstü ihanet, ortası ticaret, altı ibadet’ tespitini yapan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın güvenirliliğine yapılan sabote bir proje olduğu gözden kaçırılmamalıdır.

HA GEZİ, HA 11 MİLYON FİDANA MUHALEFET
Tevatürlere göre kesilen 7, 15, 28 ya da 40 adet ağaçı güya protesto eden Başta Sırrı Süreyya Önder olmak üzere, hedefi ülkemizi karıştırmak olan güruh, 11 milyon ağaç dikiliyor bırakın tebrik etmeyi ağaca muhalefet edliyor. Böyle olunca aklıma merhum Oktay Sinanoğlu’nun şu konuşması geldi.

Bir millet her nesilde yeniden doğar. Yani bir milleti yaşatan kendi gelenekleri ve binlerce yıldır gelen kültürüdür. Kültür; Hakkari'de bale gösterisi yapmak demek değildir. Kültür; arada bir konsere gidip hava atmak değildir. Çağdaşlık; Moda'nın ara sokaklarında köpek gezdirmek değildir. Bizde böyle sahte çağdaş ve sahte aydın kesim yetiştirilmiştir. Bizde demeyelim. Her sömürgede böyle sahte çağdaş ve aydın sınıfı yetiştirilmiştir. Bunlar kendi kültüründen kopup kendi halkından tiksinen, kendi kültürüne yabancı, ama arada halkçılık edebiyatı yapan tipler yetiştirilmiştir. Sonra da bunlar Türkiye'nin başına bela edilmiştir.