Seydişehir’in ilk plakçılarından olan baba mesleğini icra ettiği yarım asırlık plakçılık dükkanını geçtiğimiz aylarda kapatan Abdullah Arslan, “Yaşımız ilerledi. Mesleğimiz de teknolojiye yenik düştü. İlk dükkanı açtığımız yıllarda Seydişehir’in ilk plakçısı bizdik. Daha sonra teknolojinin ilerlemesiyle plak kasete dönüşünce kaset satmaya başladık. 2000 li yıllarda ise kasetinde işi bitti CD ye dönüştü. Şimdi oda bitti. Müzik alanındaki teknolojiyi elimizden geldiği kadar takip ettik ama internet çıkınca artık yenik düştük.” diyerek dükkanı kapatmak zorunda kaldığını söyledi.

Şuanda 50 yıllık anılarıyla yaşayan plakçı Abdullah, “İlk yıllarda işimiz çok iyiydi. İlk çıkan plak bize gelirdi.  Müzikseverlerin uğrak yeriydi. Kasetçilik yaparken Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur gibi o zamanın meşhur sanatçıların kasetlerini yetiştiremezdik. Orhan Gencebay’ın yeni kaseti ‘Dil Yarası’ piyasaya yeni çıkmıştı. Hiç unutmuyorum o gün o kasetten 90 tane satmıştım. Seydişehir’in yerel müzik grubunun kasetinden de yine bir günde 200 tane satmıştık. Bu anlattıklarımı şimdiki Z kuşağı bilemez. Onlar sosyal medyayla verdiğimiz bu hizmetlere ulaşabiliyor.” diyerek teknolojinin yıllar içinde bir mesleği daha da yok ettiğini anlattı.

Dükkanı kapattı ama namı yürüyen plakçı Abdullah şimdi evinde bahçesiyle tavuklarıyla emeklilik hayatının tadını çıkarırken kendisini ziyarete gelen misafirleriyle de anılarla geçmişi yad ediyor.