sçim

AFORİZMALAR

Güncel (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 06.03.2021 - 07:50, Güncelleme: 06.03.2021 - 07:50
 

AFORİZMALAR

HAKKI BALCI KÖŞE YAZISI

  “Solcular eşitlikçi, özgürlükçü, demokrat, sağcılar faşist ve geri kafalı” diyen solcular...  “Sağcılar muhafazakar, milliyetçi vatansever... Solcular Allahsız, imansız, hain” diyen sağcılar...  İşin aslının böyle olmadığını kabul etmediğimiz,  Genelleme hastalığından kurtulamadığımız,    Başkalarının sahtekarlıklarını kendi sahtekarlıklarımıza kamufle aracı olarak kullanmayı bırakmadığımız,  Ya benimsin ya hain diyen siyasetçilere biat etmeyi sürdürdüğümüz müddetçe, Muasır medeniyet seviyesi; melankoli, Toplumsal barış; manihülya, Huzur; ütopya.. **** Gerçekten söz gümüş,  Sükût; her zaman altın mı? Susanlar altın suyuna batırılmış toplumsal huzur abideleri midir? Sükût; budanmış yorgun harflerin, içi boşaltılmış kavramların, olumsuz cümlelere dönüşmesini engellemek ve incecik kalplerin kırılmasından korkmanın bir tezahürü ise eyvallah... Başımız gözümüz üstüne... Sükût şayet pragmatik bir kurnazlığın tezahürüyse, Başını kuma gömmek ise, Üç maymunu oynamak ise , Olmaz olsun böyle sükût... Susuyorlar ve kim ne ürettiyse, Kim ne konuştuysa, Durumdan vazife çıkarıyor, Fırsat kolluyor,  Ve sırtından vuruyorlar... Üretenler, aylakların beslenme çantası gibi... Devir, devran değişiyor, Bu gerçek asla değişmiyor. Değişmiyorlar... Hakikikaten;  hep konuşanlarda mı,  üretenlerde mi kabahat? Meyve vermesin mi ağaçlar? Başkasına kötü deyip, Kendini iyi görenler; Kötülüğünüz kötülediğinize ulaşmaz, Ulaşsa bile iyilik sana ulamaz... **** “Biz burnumuzdan kıl aldırmayan sıfatlarımızla  araya arş mesafesi uzaklıklar peydah edip etrafımıza değersizlik hissi verirken;  Bizi yaratanın hepimize bahşettiği samimiyete, sıfır metre mesafeye bak...   O’na ‘Siz’ diyeni duydunuz mu hiç?  ‘O’na sen diye hitap ediyoruz.  'İyi ki RAB'bimiz; tek sığınağımız... İnsandan ne liman olur ne Sandal...  içmeye bir bardak su desen; Yağmurlu havada bir damla su vermez İnsanda ki kibire bak...” **** “Bir gün gideceğiz; hem öyle gideceğizki, dönüşü asla olmayacak.  O gün mahkeme kararına gerek duyulmadan adımız  değişecek.  Hakkı nereden kalkacak değil “cenaze” nereden kalkacak? diyecekler.  Ve, ecelin bir sebebi mutlaka olacak. Ömrümüzü neyin peşinde tükettiysek gidişimizde ona olacak. Rabbim cümlemizi izni ile hayr üzerine bir sebeple huzuruna eriştirsin.  Gerisi hep bi angarya...
HAKKI BALCI KÖŞE YAZISI

 

“Solcular eşitlikçi, özgürlükçü, demokrat, sağcılar faşist ve geri kafalı” diyen solcular... 

“Sağcılar muhafazakar, milliyetçi vatansever...

Solcular Allahsız, imansız, hain” diyen sağcılar... 

İşin aslının böyle olmadığını kabul etmediğimiz, 

Genelleme hastalığından kurtulamadığımız,   

Başkalarının sahtekarlıklarını kendi sahtekarlıklarımıza kamufle aracı olarak kullanmayı bırakmadığımız, 

Ya benimsin ya hain diyen siyasetçilere biat etmeyi sürdürdüğümüz müddetçe,

Muasır medeniyet seviyesi; melankoli,

Toplumsal barış; manihülya,

Huzur; ütopya..

****

Gerçekten söz gümüş, 

Sükût; her zaman altın mı?

Susanlar altın suyuna batırılmış toplumsal huzur abideleri midir?

Sükût; budanmış yorgun harflerin, içi boşaltılmış kavramların, olumsuz cümlelere dönüşmesini engellemek ve incecik kalplerin kırılmasından korkmanın bir tezahürü ise eyvallah... Başımız gözümüz üstüne...

Sükût şayet pragmatik bir kurnazlığın tezahürüyse, Başını kuma gömmek ise,

Üç maymunu oynamak ise ,

Olmaz olsun böyle sükût...

Susuyorlar ve kim ne ürettiyse,

Kim ne konuştuysa,

Durumdan vazife çıkarıyor,

Fırsat kolluyor, 

Ve sırtından vuruyorlar...

Üretenler, aylakların beslenme çantası gibi...

Devir, devran değişiyor,

Bu gerçek asla değişmiyor.

Değişmiyorlar...

Hakikikaten; 

hep konuşanlarda mı, 

üretenlerde mi kabahat?

Meyve vermesin mi ağaçlar?

Başkasına kötü deyip,

Kendini iyi görenler;

Kötülüğünüz kötülediğinize ulaşmaz,

Ulaşsa bile iyilik sana ulamaz...

****

“Biz burnumuzdan kıl aldırmayan sıfatlarımızla  araya arş mesafesi uzaklıklar peydah edip etrafımıza değersizlik hissi verirken; 

Bizi yaratanın hepimize bahşettiği samimiyete, sıfır metre mesafeye bak...  

O’na ‘Siz’ diyeni duydunuz mu hiç? 

‘O’na sen diye hitap ediyoruz. 

'İyi ki RAB'bimiz; tek sığınağımız...

İnsandan ne liman olur ne Sandal... 

içmeye bir bardak su desen;

Yağmurlu havada bir damla su vermez

İnsanda ki kibire bak...”

****

“Bir gün gideceğiz; hem öyle gideceğizki, dönüşü asla olmayacak. 

O gün mahkeme kararına gerek duyulmadan adımız  değişecek. 

Hakkı nereden kalkacak değil “cenaze” nereden kalkacak? diyecekler. 

Ve, ecelin bir sebebi mutlaka olacak.

Ömrümüzü neyin peşinde tükettiysek gidişimizde ona olacak.

Rabbim cümlemizi izni ile hayr üzerine bir sebeple huzuruna eriştirsin. 

Gerisi hep bi angarya...

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve toroslargazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.