HAVAMIZ FENA DEĞİL AMA BİRDE KÖMÜR KULLANMASAK…

Güncel (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 31.10.2021 - 10:22, Güncelleme: 31.10.2021 - 10:22
 

HAVAMIZ FENA DEĞİL AMA BİRDE KÖMÜR KULLANMASAK…

Ali Saylam Köşe Yazısı

Geçen hafta çevre kirliliği ve iklim değişikliği ile ilgili kaleme aldığım köşe yazımda kamuoyundan olumlu tepkiler aldım. Açıkçası halkın bu yazıma ilgi göstermesi beni sevindirdi. Yazımda çevre ve iklim değişikliğinde temiz suyun önemini yazmıştık. Bu konuda atık tesislerin ne kadar önemli olduğunu dillendirmiştik. Dünyanın bir numaralı gündemi olan bu konuda yerel olarak kendi kapımızın önünü temizleme kabilinden bugünden önlem alınmasıyla ilgili daha gelişmiş manada düşüncelerimi aktarmak istiyorum.  Uzmanların görüşlerine göre; artık bütün dünya, çevre kirliliğinin en önemli nedenlerinden karbon kullanımını azaltmak için önemli önlemler almaya çalışıyorlar. Bunun için başta yenilenebilir enerji (rüzgar ve güneş enerjisi) olmakla beraber bu tür enerjilerin devamını sağlamak için biyoenerjinin önemine değiniliyor. Karbon kullanımının azaltılmasında ise alüminyum madeninin önemine vurgu yapılarak artık uçaktan tutun otomobile kadar hafif malzemenin kullanılmasıyla yakıtı azaltacağından çevre kirliliğine sağlayacağı faydadan da bahsediliyor. Bu Alüminyum çevre bağlantısı Türkiye’nin Alüminyum merkezi olan Seydişehir’e üretim ve istihdam konusunda da bir avantaj sağlıyor aslında. Gelelim bu önemli sorunla ilgili Seydişehir’in durumuna… Önceki yazılarımızda da bahsettiğimiz gibi atık tesislerin ve ilçedeki doğalgaz kullanımının önemine değinmiştik. Şimdi de yukarıda bahsettiğimiz hususlardan baktığımızda artık Seydişehir’in bir GES üstü olması ve özellikle ETİBANK Alüminyum tesislerinde havayı kirleten elektroliz ünitesine yapılan modernizasyon ile havamız kirlenmiyor. Bu güzel gelişmelere rağmen hava kirliliği ve çevre konusunda aslında yapılacak iki önemli husus daha var. Biri doğalgaz kullandığımız için artık kömür kullanımımızın çevre bilinciyle önüne geçilmesi. Bu durumda da Sayın Kaymakamımıza ve Belediye Başkanımıza büyük iş düşüyor. İkincisi ise ETİ A.Ş. buhar santralinde kullandığı Bayavşar kömüründen vazgeçmesi. Hemen olmasa dahi ileriye dönük santralde temiz yakıt kullanma alternatiflerini düşünülmesi gerekir. Seydişehir devlet yatırımlarından az veya çok nasibini alıyor. Belediye çalışmalarında ise mali açıdan bakılınca gerek devlet olsun gerek belediye bütçesi olsun önemli bir parasal kaynağın kullanıldığını görüyoruz. Tabi bu konuda eleştiriler olabilir. Yapılan yatırımlarda ve hizmetlerde çevre kirliliği ve iklim değişikliği göz ardı edilmemeli ve bu konuda hiçbir taviz verilmemeli. Seydişehir’in bu konudaki sloganı “Havamız ve Suyumuz Temiz Olsun, Gerisi Sağlık Olsun” olmalı.    
Ali Saylam Köşe Yazısı

Geçen hafta çevre kirliliği ve iklim değişikliği ile ilgili kaleme aldığım köşe yazımda kamuoyundan olumlu tepkiler aldım.

Açıkçası halkın bu yazıma ilgi göstermesi beni sevindirdi.

Yazımda çevre ve iklim değişikliğinde temiz suyun önemini yazmıştık. Bu konuda atık tesislerin ne kadar önemli olduğunu dillendirmiştik.

Dünyanın bir numaralı gündemi olan bu konuda yerel olarak kendi kapımızın önünü temizleme kabilinden bugünden önlem alınmasıyla ilgili daha gelişmiş manada düşüncelerimi aktarmak istiyorum. 

Uzmanların görüşlerine göre; artık bütün dünya, çevre kirliliğinin en önemli nedenlerinden karbon kullanımını azaltmak için önemli önlemler almaya çalışıyorlar. Bunun için başta yenilenebilir enerji (rüzgar ve güneş enerjisi) olmakla beraber bu tür enerjilerin devamını sağlamak için biyoenerjinin önemine değiniliyor.

Karbon kullanımının azaltılmasında ise alüminyum madeninin önemine vurgu yapılarak artık uçaktan tutun otomobile kadar hafif malzemenin kullanılmasıyla yakıtı azaltacağından çevre kirliliğine sağlayacağı faydadan da bahsediliyor.

Bu Alüminyum çevre bağlantısı Türkiye’nin Alüminyum merkezi olan Seydişehir’e üretim ve istihdam konusunda da bir avantaj sağlıyor aslında.

Gelelim bu önemli sorunla ilgili Seydişehir’in durumuna…

Önceki yazılarımızda da bahsettiğimiz gibi atık tesislerin ve ilçedeki doğalgaz kullanımının önemine değinmiştik.

Şimdi de yukarıda bahsettiğimiz hususlardan baktığımızda artık Seydişehir’in bir GES üstü olması ve özellikle ETİBANK Alüminyum tesislerinde havayı kirleten elektroliz ünitesine yapılan modernizasyon ile havamız kirlenmiyor.

Bu güzel gelişmelere rağmen hava kirliliği ve çevre konusunda aslında yapılacak iki önemli husus daha var.

Biri doğalgaz kullandığımız için artık kömür kullanımımızın çevre bilinciyle önüne geçilmesi.

Bu durumda da Sayın Kaymakamımıza ve Belediye Başkanımıza büyük iş düşüyor.

İkincisi ise ETİ A.Ş. buhar santralinde kullandığı Bayavşar kömüründen vazgeçmesi.

Hemen olmasa dahi ileriye dönük santralde temiz yakıt kullanma alternatiflerini düşünülmesi gerekir.

Seydişehir devlet yatırımlarından az veya çok nasibini alıyor.

Belediye çalışmalarında ise mali açıdan bakılınca gerek devlet olsun gerek belediye bütçesi olsun önemli bir parasal kaynağın kullanıldığını görüyoruz.

Tabi bu konuda eleştiriler olabilir.

Yapılan yatırımlarda ve hizmetlerde çevre kirliliği ve iklim değişikliği göz ardı edilmemeli ve bu konuda hiçbir taviz verilmemeli.

Seydişehir’in bu konudaki sloganı “Havamız ve Suyumuz Temiz Olsun, Gerisi Sağlık Olsun” olmalı.

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve toroslargazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.