SATİRİKÇE

Ulan ne kahpe dünyaymışsın sen be… Sabunsuz, köpüksüz çitileyesim var… Biraz kül bolca soğuk su, şimşirden tokucak Döşüne döşüne vurasım var…   Senin rengine kara süren alabula fırçaların, Akrebi yelkovana düşman edenlerin… Hesap üstüne hesap yapıp, canı cana kurşun edenlerin Süksününden kesesim var…   Sevdasız gönüllerin kaskatı kalplerin, Buruşmuş yanakların, yere düşmüş dudakların, Faydasız çamuru duvara vuranların, Gözüne yüzüne tüküresim var..   Balına şeker, malına simsar, Kolaya yüz metre hızında, zora ağır çekim koşanların, Harama feveran edip, kendi boğazından helal geçmeyenlerin Kursağına kürek kürek ahbeseyn sokasım var..   Suya sabuna dokunmayan, sabundan insanların,,, Dışı lavanta içi necaset kokan insancıkların… Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın diyenlerin Akrebi olup şah damarından sokasım var…   Mantar tabancası kullanmamış Genel Kurmay başkanlarının, İlk mektep mezunu olamamış kaldırım mühendislerinin, Evine reis olamamış cumhur reislerinin, yarasa tabiatlı politikacıların Apoletlerini omzundan söküp popolarına dikesim ver…   “Bu memleketi sevmiyorum gidesim var” diyenlere, Yaşanmaz deyip memleketi yaşanmaz hale getirenlere Güdümlü füze takıp barutuna kibrit olasım, “Ne bekliyon lan cehennemin dibine kadar...” diyesim var…   “Haydi oğlum oluğunu et yat …”derdi babam, Tahayyülsüz hayatlara, amaçsız yaşamlara, Süte su katıp, sütten çıkmış ak kaşıklara tükürüp Sağ yanıma usulca yatasım var…                                       Hakkı Balcı