FIRSATLARI KAÇIRMASAYDIK…

Geçen haftaki köşe yazımızda potansiyelimizi kullanırsak Seydişehir’imiz de işsizi kalmaz diyerek büyük bir laf ettiğimin farkındayım ve bu iddiamın altının boş olmadığını da düşünüyorum. Şöyle ki; Başta Organize Sanayisi olmak üzere yerel imkânlarıyla kalkınan Yozgat’tın ve son dönemde tahıl ambarı olarak bilinen Konya’nın nasıl bir teknolojik üssü olduğunu gördüğümüzde okuyucularım beni daha iyi anlayacaklar. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, memleketi olan Yozgat’ın son yıllardaki gelişmesinin devlet yatırımlarının yanı sıra yerel imkânlarla geliştiğini belirterek; İlde kurulan Organize Sanayilerin ve özel sektörün yaptığı yatırımlar sayesinde son 2-3 yılda 3000 kişiye yakın istihdam sağlandığını ve bu kalkınmayı da Yozgatlılarla hep birlikte başardıklarının altını çizdi. Esas Milliyet gazetesinin manşetten verdiği ‘GERİ SAYIM BAŞLIYOR’ başlıklı haberde Konya Sanayiciler Odası Başkanı Memiş Kütükçü’nün belirttikleriydi. Bu haberde Memiş Kütükçü; Konya, OSB de Türkiye’nin 3. Büyüğü olduğunu ve son zamanlarda Konya OSB de tam 620 fabrikanın üretim yaptığını belirterek ayrıca OSB nin 5. Genişleme bölgesinde 4 Milyar TL yatırımla 12000 yeni istihdam sağlanacağını belirtmişti. Yine son zamanda Konya’nın, makine ve otoya dayalı teknolojik bir kalkınma gösterdiğini belirten Kütükçü, Türkiye’de de teknoloji üssü olmak için geri sayıma geçtiğinin altını çiziyor. Geçtiğimiz yıllarda ASELSAN’nın %51 ine sahip olduğu Konya Silah Sistemleri A.Ş.’nin kurulduğunu ve yılsonunda tamamlanacak yatırımla Konya’yı teknoloji üssü yapacak gelişmelerden biri olduğunu belirten Kütükçü; Savunma Sanayisinde bir üst olma yolunda ilerleyen Konya’nın aynı zamanda oto sanayinde de büyük bir atılım yaptığını söylemişti. Görülüyor ki Konya’nın ve Yozgat’ın kalkınmasında OSB nin büyük bir rolü var. İkincisi Konya’nın teknolojik kalkınmasında sıçrama tahtası, Oto Sanayi ve Savunma Sanayinin olduğu dikkat çekiyor. Gelelim Seydişehir’in kalkınmasına… Konya’daki savunma sanayi ve oto sanayindeki gelişmenin esas merkezi bana göre Seydişehir olması gerekmez miydi? Çünkü bu iki sanayi alanında kullanılan malzemenin %90 nına yakını Alüminyumdan elde ediliyor. İşte bu Seydişehir için savunma sanayi ve oto sanayiyi kaçan iki fırsat olarak görüyorum. Ve soruyorum? 18 ortaklı ASELSAN ağırlıklı Konya Silah Sistemleri A.Ş. kurulduğunda Seydişehir’de başta ETİ A.Ş. olmak üzere Alüminyum ile ilgilenen firmalara ortaklık teklifi götürülmüş. Devlet desteğinin de olduğu bu şirkete niçin ortak olunmadığına aklım hala almıyor. Komşu ilçemiz Beyşehir’den 5 şirketin ortak olduğunu duyunca hayıflanmadan edemiyorum. Diğer yandan aylardır yerel bazda OSB’ye doğalgaz getirilmesi ve genelde de Seydişehir gibi OSB’si olan Konya ilçelerinin teşvik bölgesine alınmalarını konuşuyoruz. Evet, Organize Sanayimize doğalgaz gelmiş olsaydı ve savunma ve oto sanayideki fırsatı kaçırmamış olsaydık, en azından Seydişehir’e 2000-3000 istihdam sağlanmış olmaz mıydı? Birde Seydişehir’in fevkalade potansiyele sahip tarımdaki gelişmelere ayak uydurabildiğini düşünün… Alın size bir istihdam kapısı daha… Şimdi bilmem ne demek istediğimi anlatabildim mi?