Teşekkürler Kaymakamım…

Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır derler. Bu söz, şehrimizde görev yapan kaymakamlarımız için de ne kadar geçerli… Her biri farklı üsluplarla, farklı yönetim anlayışlarıyla iz bıraktı Seydişehir’de. Kimi sessizce gelip geçti, kimi ise arkasında hoş bir seda bıraktı. Sayın Kaymakamımız Cevdet Bakkal da o isimlerden biri oldu. İlk göreve başladığında kendisini ziyaretimde, bir temennide bulunmuştum: “Umarım önceki kaymakamlar gibi kısa sürede gitmezsiniz; burada en az beş yıl kalırsınız.” Çünkü maalesef son yıllarda ilçemizde görev yapan kaymakamların çoğu, görev sürelerini doldurmadan tayin olmuştu. Ancak Sayın Kaymakamımız da tıpkı öncekiler gibi erken ayrılıyor… Ama önemli bir farkla: Rutin bir tayinle değil, kendi iradesiyle ve başarısıyla gidiyor. Ankara’da kazandığı müfettişlik sınavı neticesinde yeni bir göreve atanıyor. Bu, onun kişisel gayreti ve azmiyle kazandığı bir başarıdır. Kendisi görev süresi boyunca yalnızca bir idareci değil, aynı zamanda halkla iç içe olmayı bilen, hizmeti önceleyen bir yönetici profili çizdi. Özellikle daha önce görev yaptığı Diyarbakır Licle’de terörle mücadelede gösterdiği başarılarla adını duyurmuştu. Seydişehir’de de aynı ciddiyet ve özveriyle görev yaptı, gönüllere dokundu. Benim için en dikkat çekici yönlerinden biri ise yaptığı açılış ve konuşmalarda emeği geçen herkese tek tek teşekkür etmesiydi. Bir törende Sayın Müftümüz bana dönüp esprili bir dille, “Kaymakam Bey’in dağarcığında bol teşekkür var,” demişti. Gerçekten de öyleydi; teşekkür etmeyi bilen bir yöneticiydi. Şahsım adına söylemeliyim ki; gerek ilçemize yaptığı katkılardan, gerek bize gösterdiği yakın ilgiden dolayı kendisine yürekten teşekkür ederim. Yeni görev yerinde başarılarının devamını diliyorum. Yolun açık olsun Kaymakamım… Biz seni unutmayacağız. Sen de Seydişehir’i unutma.