Sınırları insan ve insancıkların menfaatleri üzerine belirlenmiş gündelik hayatın yok olası gerçekliğinde oyalanıp duruyoruz… Başımızı ancak bu debdebenin müsaade ettiği ölçüde kaldırırsak yüreğe vuran kulak arkası gerçekleri görebiliyoruz… İşte tamda böylesi bir günceli paylaşırken çok uzaklardan gelen dost bir ses kendime getirdi bendenizi… Telefonun ucundaki gerçek bütün dünyanın şahit olduğu ancak insanlığın kayıtsız kaldığı bir feryadın sesiydi… Dr. Nahid… Gazze’den… O’nun sesini duyduğum an aklıma ilk Gazze’ye geçtiğim tünel gelmişti… Gazze’nin kan damarlarıydı… Gözü yaşlı geçmiştim... Bir insan boyu ve iki insanın yan yana yürümekte zorluk çektiği tünellerden geçerken video çekimlerine şu sözlerim düşmüştü; “Bu tünelde gördüklerim insanlığının yok olduğunun resmidir... Bu suç sadece İsrail ve Amerika’ya yüklenip kolay yol seçilmemelidir… Bu ahvalin birinci suçlusu kayıtsız kalan Müslüman halklar ve onları yöneten sahipleridir…” Dr. Nahid telefonda öylesine feryat ediyordu ki! Gazze’de gördüğüm tevekkül sahibi yürüyen şehitlerin feryadı böyle yüksekse tüneller kapatıldıktan sonra orda yaşananları tasavvur etmek çok zor değildi… Dr. Nahid, tatlı Türkçesi ile “Hakki abi, 2007-2008yılında uygulanan ambargodan çok daha zor durumda Gazze… Mısır’daki darbenin ilk gününde Refah’ta ki bütün tüneller bombalarla yerle bir edildi… Seninde bildiğin gibi bütün gıda ve ilaç ihtiyaçlarımızı bu tünellerden karşılıyorduk…  İsrail bir günde aralıklarla 8 saat elektrik veriyor… Balıkçılarımız 3millik alan içerisine sıkıştırıldı… Edindiğimiz bilgilere göre İsrail darbe öncesinde hazırlanan bir rapor doğrultusunda politikalarını uyguluyor… Bu rapora göre Gazze’de yaşayan Filistinlilere sadece yaşayabilecekleri kadar gıda,diğer yaşam ihtiyaçları ve ilaç verilmesini kararlaştırmışlar… Perişan durumdayız… Sağlık Bakanlığımız beni Türkiye’den ilaç getirmem için çağırıp görevlendirdi ancak bu şartlarda ihtiyacımızı Türkiye’den temin etmemizde çok güç… İsrail’in istediği kadar yaşam hakkımız var…” Bu feryada içim parçalandı az önce muhabbetimize konu olan günceli unutmuştum… Kulağım Dr. Nahid’de, yüreğim lolipop ve balon paylaştığım Gazzeli çocuklarda kalmıştı… Rabbim dünya Müslümanlarına akıl, fikir feraset versin inşallah… Seydişehir’ de faaliyet gösteren Gönülbağı yardımlaşma Derneğinin bu anlamda önemli bir görev üstlenerek Gazze’de kurban kesmek isteyenlere vesile olacağını öğrendim… Umarım yıkılan tünellerden gönderilemeyen hayat bu vesile ile bir nebze olsun devam ettirilir… Vesile olan arkadaşları tebrik ediyorum… Gazze’de yaşananlara dem vurmama farklı anlamlar yükleme gafletinde bulunacak olanlar bilsinler ki! Zira Suriye, Filistin, Kerkük, Karabağ, Arakan, Doğu Türkistan, Mısır, Çeçenistan, Afganistan Kerkük ve diğer yerlerde açılan yaraların hepsi zulmün ortak hedefidir… Ve hepsinin acısı yüreğimde aynı acı ve aynı tasadır… GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ… Bana Dokunmayan Yılan Bin Yıl Yaşasın, Diyerek Yaşattığınız Yılanların Bir Sonraki Hedefi Siz Olursunuz...!