Hakkı BALCI
Köşe Yazarı
Hakkı BALCI
 

DAYAN DAYAN KENDİ DİZİNE DAYAN?

Yıllardır doğru bildiğimi açıkça savunduğumu, 2002 yılında iktidar olan AK Partinin güzel icraatlarını hiçbir komplekse girmeden geriye dönük makalelerimde mahlas isim kullanmadan açıkça yazdığımı herkes bilir… “Hadi canım sende! Milletvekili Harun Tüfekci ile ilgili bir tek olumlu yazın var mı?” diyenler ilk seçildiği yıllarda maruz kaldığı düşmanlıklara cephe olduğumu da bilirler… Beceriksizliği ayyuka çıkınca bunu beyan etmekten hiç çekinmediğimi de herkes bilir… Nitekim köşe yazarlığı yaptığım son 12 yılda bu manada yazdıklarım ve eleştirilerim doğru çıkmıştır… Merkezi iktidardan asgari düzeyde bile fayda sağlanamamıştır… Geçtiğimiz günlerde açıklanan Gençlik ve Spor Bakanlığının 2014 yılı yatırım programına göre komşu ilçemize 20 milyon liralık yatırım planlanmışken… Seydişehir’de tamamına yakını 2013 yılında bitirildiği halde 2014 programındaymış gibi gösterilen ve 2 milyon lirayı bile bulmayan yatırım miktarı ise başarısızlığın en yakın ve en bariz örnektir… Hal böyle olunca Sayın Tüfekci rolünü, özellikle aday belirleme döneminde Seydişehir’den uzak kapalı mekânlarda oynamıştır… Sonrasında ise şehir sokaklarında vatandaşla yüz yüze gelmemesi için adeta seferber olunmuştur… Geldiği zamanlarda da seçmen sayısı az olan köyler arasında ‘rut’ çalışmalarına ‘kerhen’ katılımı sağlanmıştır… Bu gayretkeşliğin altında yatan sebep ise 12 yıla sığan başarısızlığıdır… Öyle ya; AK Partili belediye başkanı İbrahim Halıcı ile bile uyumlu çalışamayan ve son iki yılında küsen ve belediyeye adım atmayan bir vekilin seçmene Büyükşehir Belediyesi ile uyumlu bir çalışma yapılacağından söz etmesi havada kalır... Kim ne söylerse söylesin Seydişehir belediyesinin iktidar partisinden olmadığı halde başarılı olduğu Seydişehirlinin genel kabulüdür… Hizmetleri somuttur… Köy ve kasabalarımıza getirilen hizmetlerin ise; il genel meclisi üyelerimizin komisyonlardaki başarılı performanslarının sonucu ve özel İdare marifeti ile olduğunu herkes bilir… Yani yerel adresler görevlerini yapmışlardır… Bu zaman zarfında güdük kalan sadece payitaht merkezli yatırımlardır… Bu kısa analizden sonra büyükşehir yasası üzerine birkaç husustan kelam etmek isterim… Bilindiği üzere yasaya göre; Köylerin tüzel kişilikleri kaldırılacak ve il genelindeki bütün belde belediyeleri de Seydişehir’e mahalle olarak katılacak… Asırların birikimi ile oluşan belediye ve köy hükmi şahsiyetleri maalesef ortadan kalkacak… İlçemiz belediye başkanlığına kim seçilirse seçilsin… Kime nasip olursa olsun… Bunun belirleyicisi halkımız olacaktır fakat demokrasiye asla uygun bulmadığım bu sistemle halkın kendisini yöneten muhtar ve belediye ile yakınlığının ortadan kaldırılacağına ve Büyükşehir Belediyesinden su, itfaiye, mezarlık gibi hizmetleri alırken artık muhataplarına eskisi gibi kolayca ulaşamayacağına inanıyorum… Yakın köy ve beldelerin elbette yolları yeniden asfaltlanacak, çöpleri düzenli toplanacak, hatta otobüs seferleri bile konacak fakat köy ve beldelerimiz, Seydişehir’in mahallesi olsalar da köylü muamelesi görüp şehirli gibi tahsilâta maruz kalacaklardır… Çoğu belde ve köyde halkın kendi imkânları ile getirip ucuz kullandığı su fiyatları artık büyükşehir belediyesince belirlenip tahsil edilecek ve cepleri yakacaktır… Bundan en büyük nasibi de geçimini tarım ve hayvancılıktan sağlayanlar alacaktır… Ülkemizin iç kesimlerinde böyle bir olumsuzluğun vuku bulması belki güç ancak bu sistemle mülki idarelerin zayıflaması, merkezi idarenin tesirsizleştirilmesi ve üniter devlet yapısının tahrip olması işin en ağır kısmı sanırım… Hülasası; Yasa birçok yönü ile kabul edilir olsa da aynı ölçüde olumsuzlukları da beraberinde getirecektir… Büyükşehir Belediyesi ukdesindeki hizmetlerin Konya’nın bütün ilçelerine adaletli bir şekilde yansıtılacağı inancım azdır… Dolayısı ile büyükşehir belediyesinin memurluğuna talip olmadığını ve kendi dinamiklerimizin farkındalığını hissettiren bir anlayış ilçemiz için makbul olacaktır… Böyle olunca da Seydişehirli tabiri ile “dayan dayan kendi dizine dayan” demekten başka çaremiz yok gibi… GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ “Bizim insanlarımız güdülmek yerine yol gösterilmesini sever.”
Ekleme Tarihi: 13 Kasım 2021 - Cumartesi

DAYAN DAYAN KENDİ DİZİNE DAYAN?

Yıllardır doğru bildiğimi açıkça savunduğumu, 2002 yılında iktidar olan AK Partinin güzel icraatlarını hiçbir komplekse girmeden geriye dönük makalelerimde mahlas isim kullanmadan açıkça yazdığımı herkes bilir…

“Hadi canım sende! Milletvekili Harun Tüfekci ile ilgili bir tek olumlu yazın var mı?” diyenler ilk seçildiği yıllarda maruz kaldığı düşmanlıklara cephe olduğumu da bilirler… Beceriksizliği ayyuka çıkınca bunu beyan etmekten hiç çekinmediğimi de herkes bilir…

Nitekim köşe yazarlığı yaptığım son 12 yılda bu manada yazdıklarım ve eleştirilerim doğru çıkmıştır… Merkezi iktidardan asgari düzeyde bile fayda sağlanamamıştır

Geçtiğimiz günlerde açıklanan Gençlik ve Spor Bakanlığının 2014 yılı yatırım programına göre komşu ilçemize 20 milyon liralık yatırım planlanmışken… Seydişehir’de tamamına yakını 2013 yılında bitirildiği halde 2014 programındaymış gibi gösterilen ve 2 milyon lirayı bile bulmayan yatırım miktarı ise başarısızlığın en yakın ve en bariz örnektir…

Hal böyle olunca Sayın Tüfekci rolünü, özellikle aday belirleme döneminde Seydişehir’den uzak kapalı mekânlarda oynamıştır… Sonrasında ise şehir sokaklarında vatandaşla yüz yüze gelmemesi için adeta seferber olunmuştur… Geldiği zamanlarda da seçmen sayısı az olan köyler arasında ‘rut’ çalışmalarına ‘kerhen’ katılımı sağlanmıştır… Bu gayretkeşliğin altında yatan sebep ise 12 yıla sığan başarısızlığıdır…

Öyle ya; AK Partili belediye başkanı İbrahim Halıcı ile bile uyumlu çalışamayan ve son iki yılında küsen ve belediyeye adım atmayan bir vekilin seçmene Büyükşehir Belediyesi ile uyumlu bir çalışma yapılacağından söz etmesi havada kalır...

Kim ne söylerse söylesin Seydişehir belediyesinin iktidar partisinden olmadığı halde başarılı olduğu Seydişehirlinin genel kabulüdür… Hizmetleri somuttur…

Köy ve kasabalarımıza getirilen hizmetlerin ise; il genel meclisi üyelerimizin komisyonlardaki başarılı performanslarının sonucu ve özel İdare marifeti ile olduğunu herkes bilir… Yani yerel adresler görevlerini yapmışlardır… Bu zaman zarfında güdük kalan sadece payitaht merkezli yatırımlardır…

Bu kısa analizden sonra büyükşehir yasası üzerine birkaç husustan kelam etmek isterim…

Bilindiği üzere yasaya göre; Köylerin tüzel kişilikleri kaldırılacak ve il genelindeki bütün belde belediyeleri de Seydişehir’e mahalle olarak katılacak… Asırların birikimi ile oluşan belediye ve köy hükmi şahsiyetleri maalesef ortadan kalkacak

İlçemiz belediye başkanlığına kim seçilirse seçilsin… Kime nasip olursa olsun… Bunun belirleyicisi halkımız olacaktır fakat demokrasiye asla uygun bulmadığım bu sistemle halkın kendisini yöneten muhtar ve belediye ile yakınlığının ortadan kaldırılacağına ve Büyükşehir Belediyesinden su, itfaiye, mezarlık gibi hizmetleri alırken artık muhataplarına eskisi gibi kolayca ulaşamayacağına inanıyorum…

Yakın köy ve beldelerin elbette yolları yeniden asfaltlanacak, çöpleri düzenli toplanacak, hatta otobüs seferleri bile konacak fakat köy ve beldelerimiz, Seydişehir’in mahallesi olsalar da köylü muamelesi görüp şehirli gibi tahsilâta maruz kalacaklardır…

Çoğu belde ve köyde halkın kendi imkânları ile getirip ucuz kullandığı su fiyatları artık büyükşehir belediyesince belirlenip tahsil edilecek ve cepleri yakacaktır… Bundan en büyük nasibi de geçimini tarım ve hayvancılıktan sağlayanlar alacaktır…

Ülkemizin iç kesimlerinde böyle bir olumsuzluğun vuku bulması belki güç ancak bu sistemle mülki idarelerin zayıflaması, merkezi idarenin tesirsizleştirilmesi ve üniter devlet yapısının tahrip olması işin en ağır kısmı sanırım…

Hülasası;

Yasa birçok yönü ile kabul edilir olsa da aynı ölçüde olumsuzlukları da beraberinde getirecektir… Büyükşehir Belediyesi ukdesindeki hizmetlerin Konya’nın bütün ilçelerine adaletli bir şekilde yansıtılacağı inancım azdır…

Dolayısı ile büyükşehir belediyesinin memurluğuna talip olmadığını ve kendi dinamiklerimizin farkındalığını hissettiren bir anlayış ilçemiz için makbul olacaktır…

Böyle olunca da Seydişehirli tabiri ile “dayan dayan kendi dizine dayan” demekten başka çaremiz yok gibi…

GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ

“Bizim insanlarımız güdülmek yerine yol gösterilmesini sever.”

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve toroslargazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.