Dershanelerin kapatılma olayına değinmeyen ne birey nede kurum kaldı… Tabiri caizse eşikteki beşikteki, ilgili ilgisiz herkes görüş beyan etti... Dolayısı ile benzeri cümleler kurarak havanda su dövmek istemiyorum… Çoğuna göre hükümet ile cemaat arasında zuhur eden uyuşmazlığın sebebi güçler dengesinin cemaat lehine gelişmesi artık iktidara kafa tutabiliyor olması ve hükümetin de cemaatin ipini kestiği şeklinde… Bu doğru mudur, doğru değil midir sorularını bütünüyle bir şablon içerisine koyup somut cevaplar bulmak mümkün değil ancak gördüğüme göre; İfrat tefrit Seydişehir deyimi ile gırıla gidiyor… Herkes her şeyi kolayca söyleyiveriyor… Evet, bana göre de işin özünü a cemaat meselesi oluşturmaktadır ancak cemaat dershanelerinin sektörün yaklaşık yüzde yirmilik bölümünü oluşturduğu göz ardı edilmektedir… Hal böyle iken; tartışmaların seyri farklı yönlere kaydırıldı; Konu münazara şeklinde ele alınması gerekirken kişiler, cemaatler, değerler, idealler, guruplar, din adamları, sendikalar, güç dengeleri ve neredeyse herkes arasında münakaşaya dönüştürüldü… Kim neyi savunursa diğer kişiyi vatan haini ilan etmekten geri kalmadı… Yaşadığım ilçede 1980 öncesi sağ-sol, Alevi-Sünni, Türk- Kürt, İslamcı-Laik tartışmalarına hep şahit oldum ama kutuplaşmaların bu denli nefrete dönüştüğüne, belirginleştiğine hiç şahit olmadım… Birine göre artık diğerleri vatan haini… Bunu çok yakından tanıdığım kişiler arasında bile görebiliyorum… Dershanelerin, cemaatlerin ve benzeri legal kuruluşların, kötü alışkanlıklarla çığırından çıkmış bir gençliğin oluşmaması için gayret sarf eden çok önemli unsurlar olduğuna inanıyorum…  İnanıyorum ancak dershane tartışmaları ile başlayan tartışmalarda f cemaatlerin birbirlerine yaptığı acımasız eleştirileri doğrusu beni korkuttuğunu da beyan etmek istiyorum… Neredeyse; herkes her konuyu vatan-millet-Sakarya muhabbetlerine bağlayıp “abdestimle konuşuyorum bak” diyerek; karşı görüşü savunan kişiye sanki bu milletin evladı değil, düşman bildiğimiz her hangi bir milletin ferdiymiş gibi davranıyor… Kendi vatandaşımızı, arkadaşımızı, kardeşimizi aşağılıyor, horluyor ve kolayca vatan haini olarak ilan ediveriyor… Vatan hainliği neredeyse meşrulaştı desem yeridir… Evimden çıktığım andan itibaren toplumun bütün katmanlarında MİT Müsteşarı Hakan Fidan tartışmalara şahit oluyorum… Kimine göre vatan haini, kimine göre de gelmiş geçmiş en büyük vatansever istihbaratçı… Seydişehir’e özgü tepki sözcükleri ile ifade edersek altımızda bi okka saksağıla bilmediğimiz mesele yok maşallah… Hâsılı; “Bak abdestimle konuşuyorum …” diye başlayıp kardeşini, komşusunu, diğer cemaattekini, başka partiliyi vatan haini olarak ilan edenler, sağduyu sahibi vatandaşların abdestini lütfen bozmasınlar… GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ Aldanma insanların samimiyetine, menfaatleri gelir her şeyden önce. Vaat etmeseydi Allah cenneti, O'na bile etmezlerdi secde… (M. Akif Ersoy)