Hakkı BALCI
Köşe Yazarı
Hakkı BALCI
 

OKULLAR AÇILDI AMA?

Okulun dış boyası yapılmış basın mensuplarına da pozlar verilmişti… Program sona yaklaşırken cesaretini toplayan öğretmen “efendim okulumuzun dışı boyandı teşekkür ederiz ancak sınıfları da bir gezseniz sıralarımız eskidi, kalem sığacak derinlikte yarıklar var…” Dış boya şovunun öğretmen dilinden düşen yarı sönmüş, yarı sönmemiş kireçle lekelenmesini istemeyen dönemin Kaim-i Makamı “bakarız bi ara” dedi ve gitti gidiş o gidiş… Bir yılda inanılmaz derecede müptezelleşen Milli Eğitim Seydişehir kanadının bu pürmelâl halini en ince ayrıntıları ile okuyucularımla paylaşmak isterim ancak 2015-2016 öğretim yılının başladığı bugünlerde yitirilen saygınlığa pozitif katkı sağlayacağı kanaatinde değilim… Haddimi asla aşmak istemem zira öğretmenlik benim en çok saygı duyduğum bir müessese fakat birkaç kelam etmeliyim zira kurumun saygınlığı noktasında her ortamda ciddi tartışmalar, velilere öğrencilere kadar sirayet eden gerçekler var… Evet, öğretim yılı başladı ancak ilçemizde her dönem başı yapılan okul idarecilerinin İlçe Milli Eğitim Müdürü ve şube müdürlerine okullarının eksikliklerini bildirdiği müdürler toplantısı maalesef ilk defa düzenlenmedi… Boş vermişlik olarak ifade edilen bana göre; keşmekeşliğin yeni başlayan sezonda ki ilk menfi tablosu bu… Takipçilerim bilirler… 2014 yılı mayıs ayından başlayan “SİYASET, LİYAKAT, KOLTUK, TAKLA VE MEB ATAMALARI… MÜDÜR ATAMALARINDA SON AYAK… Başlıklı üç seri köşe yazımda, bugün gelinen noktanın yitirilen saygınlığın işaretlerini vermiştim… Zira müdür atamalarının perde arkasında cereyan eden manipülasyonları biliyorum… Hal böyle olunca da kurumun saygınlığının kaybedilmesi kaçınılmaz olmuştur… Camia ile ilintili memur, şef, öğretmen bütün katmanları kurumun kaybolan saygınlığını masaya yatırmış olsalar, bu cümlelerimin etkisi altında kalmadan aynı kanaatte olduklarını hatta; bizzat yaşayanları olarak benden daha ileri derecede görüş beyan edecekleri kanaatindeyim… Yazımın başlarında belirttiğim gibi çok ayrıntıya girmeyeceğim ancak belirtmeden geçemeyeceğim şeylerde var… Politik kaygılarım yok herkes bilir… Cümlelerimi de bu özgür yanıma sığınarak döküyorum… Dolayısı ile İlçe Milli Eğitim Müdürü Necip Şan’ın görevden alınmasının ardından kurum içerisinde barış ortamını sağlamak, kaliteyi artırmak adına atılan adımların hepsinin teraneden ibaret olduğunu, kutuplaşmaların en üst düzeye çıktığını söylemem de hiç bir beis yok… Buna göre; İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde birçok memur ve şefin görev yerlerinin sudan sebeplerle değiştirilmesinin altında yatan gerçek onları cezalandırma gerçeği değil midir? Yitik saygınlığın sebepleri arasında değil midir? Böylesi bir durum çalışma barışı ve uyum adına pozitif katkı sağlamış mıdır? Yoksa keşmekeşliği mi doğurmuştur? Müdür atamalarında yapılan adaletsiz tasarruflardan söz etmiştim… Adaletsizliklere maruz kalan müdürlerin kimler olduğunu da hem kamuoyu hem de camia çok iyi bilir… Şehrin en çalışkan müdürlerinden olan ve gittiği her okulu her ihya eden, eğitim kalitesini artıran sevilen bir isim bugün kırılarak emekli olmuş artık çok sevdiği mesleği icra etmemektedir… Bu vebalin ağırlığı kimlerin omuzlarındadır? Edilen bedduaların muhatapları değiller midir? Yine şehrimizin en başarılı müdürlerinden olduğu bilinen ve başarısız olduğu iddiası ile Müdürlükten alınarak eli ayağı eğitimden öğretimden çektirilen müdür madem çok başarısızdı bugün neden başka bir okula müdür yapıldı? Tabiri caiz ise O müdür; boşta gezdiği bugünlerde, okullar tatilde olduğu halde, ne oldu da birden başarılı oluverdi? Aynı müdür madem başarılı idi neden görevden alındı? Peki, bu müdür ödüllendirildi mi cezalandırıldı mı? Yine başarısız diye görevden alınan iki okul müdürüne verilen Başarı Belgeleri hangi rasyonel başarılarının tezahürüdür? Madem başarılılardı neden görevden alındılar? Madem başarısızdılar neden başarı belgesi verildi? Ne yazık ki! Bugün sohbet ettiğim hiçbir öğretmenin kurumuna tam güven duyduğunu görmüyorum… Mesleki heyecanlarının kalmadığını beyan eden hiçte az değil… Geçtiğimiz eğitim ve öğretim yılının başarı grafikleri incelendiğinde son 10-15 yılda ilk 5’e giren ilçemizin daha başarısız olduğunu da söylemek hiç yanlış olmaz… Bu başarısızlığı tamamı ile sistem değişikliklerine bağlamak doğru değil… Üstelik yazımda belirttiğim sebepler ve belirtmek istemediğim onca olumsuzluklar ilçemizin öğretim seviyesinin çok daha aşağılarda seyretmesine sebep olacaktır… Hülasası; Bunun ceremesini hem meslekten soğutulan öğretmenler, hem çocuklarımız hem de evlatları üzerinden birçok hayal kuran ebeveyn çekecektir… Öyleyse; bu müptezelliğin giderilmesi, saygınlığın artırılması, İlçe Milli Eğitiminin tekrar güven duyulan, adaletli davranacağına inanılan, uyumlu çalışmanın kaynağı olan bir kurum haline getirilmesi şarttır… Yeni atanan İlçe Milli Eğitim Müdürünün bu anlamda işi çok zor… Çok çaba sarf etmelidir… Camiasına güveni yeniden kazandırmalıdır… İki kez Maarif Nezareti (Milli Eğitim Bakanlığı) görevine getirilen Emrullah Efendi, Şaka niyeti ile söylemiş olsa bile 2. Meşrutiyet döneminde ağzından çıkan “Şu mektepler olmasaydı maarifi ne güzel idare ederdim” sözü bir asrı geçkin zamandır unutulmuyor… Dolayısı ile eğitim ve öğretim kurumları ve sistem zafiyetlerinin vereceği zararlar asla unutulmayacağı gibi birkaç kuşakta da tamiri mümkün olmayan yaralar açacaktır… Sürç-i lisanım var ise; çok sevdiğim öğretmenlik müessesesinin bütün muallimlerinin affına sığınıyorum zira yara bizim yaramız… Bu asla bir oyun değildir… Ne demiş türkülerimiz… “Faydasız çamuru vurma duvara yağmur yağar emeklerin zayi olur…” GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ “Benden demesi…”    
Ekleme Tarihi: 13 Kasım 2021 - Cumartesi

OKULLAR AÇILDI AMA?

Okulun dış boyası yapılmış basın mensuplarına da pozlar verilmişti… Program sona yaklaşırken cesaretini toplayan öğretmen “efendim okulumuzun dışı boyandı teşekkür ederiz ancak sınıfları da bir gezseniz sıralarımız eskidi, kalem sığacak derinlikte yarıklar var…

Dış boya şovunun öğretmen dilinden düşen yarı sönmüş, yarı sönmemiş kireçle lekelenmesini istemeyen dönemin Kaim-i Makamı “bakarız bi ara” dedi ve gitti gidiş o gidiş…

Bir yılda inanılmaz derecede müptezelleşen Milli Eğitim Seydişehir kanadının bu pürmelâl halini en ince ayrıntıları ile okuyucularımla paylaşmak isterim ancak 2015-2016 öğretim yılının başladığı bugünlerde yitirilen saygınlığa pozitif katkı sağlayacağı kanaatinde değilim…

Haddimi asla aşmak istemem zira öğretmenlik benim en çok saygı duyduğum bir müessese fakat birkaç kelam etmeliyim zira kurumun saygınlığı noktasında her ortamda ciddi tartışmalar, velilere öğrencilere kadar sirayet eden gerçekler var…

Evet, öğretim yılı başladı ancak ilçemizde her dönem başı yapılan okul idarecilerinin İlçe Milli Eğitim Müdürü ve şube müdürlerine okullarının eksikliklerini bildirdiği müdürler toplantısı maalesef ilk defa düzenlenmedi…

Boş vermişlik olarak ifade edilen bana göre; keşmekeşliğin yeni başlayan sezonda ki ilk menfi tablosu bu…

Takipçilerim bilirler… 2014 yılı mayıs ayından başlayan “SİYASET, LİYAKAT, KOLTUK, TAKLA VE MEB ATAMALARI… MÜDÜR ATAMALARINDA SON AYAK… Başlıklı üç seri köşe yazımda, bugün gelinen noktanın yitirilen saygınlığın işaretlerini vermiştim

Zira müdür atamalarının perde arkasında cereyan eden manipülasyonları biliyorum… Hal böyle olunca da kurumun saygınlığının kaybedilmesi kaçınılmaz olmuştur…

Camia ile ilintili memur, şef, öğretmen bütün katmanları kurumun kaybolan saygınlığını masaya yatırmış olsalar, bu cümlelerimin etkisi altında kalmadan aynı kanaatte olduklarını hatta; bizzat yaşayanları olarak benden daha ileri derecede görüş beyan edecekleri kanaatindeyim…

Yazımın başlarında belirttiğim gibi çok ayrıntıya girmeyeceğim ancak belirtmeden geçemeyeceğim şeylerde var…

Politik kaygılarım yok herkes bilir… Cümlelerimi de bu özgür yanıma sığınarak döküyorum…

Dolayısı ile İlçe Milli Eğitim Müdürü Necip Şan’ın görevden alınmasının ardından kurum içerisinde barış ortamını sağlamak, kaliteyi artırmak adına atılan adımların hepsinin teraneden ibaret olduğunu, kutuplaşmaların en üst düzeye çıktığını söylemem de hiç bir beis yok…

Buna göre;

İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde birçok memur ve şefin görev yerlerinin sudan sebeplerle değiştirilmesinin altında yatan gerçek onları cezalandırma gerçeği değil midir? Yitik saygınlığın sebepleri arasında değil midir?

Böylesi bir durum çalışma barışı ve uyum adına pozitif katkı sağlamış mıdır? Yoksa keşmekeşliği mi doğurmuştur?

Müdür atamalarında yapılan adaletsiz tasarruflardan söz etmiştim… Adaletsizliklere maruz kalan müdürlerin kimler olduğunu da hem kamuoyu hem de camia çok iyi bilir…

Şehrin en çalışkan müdürlerinden olan ve gittiği her okulu her ihya eden, eğitim kalitesini artıran sevilen bir isim bugün kırılarak emekli olmuş artık çok sevdiği mesleği icra etmemektedir… Bu vebalin ağırlığı kimlerin omuzlarındadır? Edilen bedduaların muhatapları değiller midir?

Yine şehrimizin en başarılı müdürlerinden olduğu bilinen ve başarısız olduğu iddiası ile Müdürlükten alınarak eli ayağı eğitimden öğretimden çektirilen müdür madem çok başarısızdı bugün neden başka bir okula müdür yapıldı?

Tabiri caiz ise O müdür; boşta gezdiği bugünlerde, okullar tatilde olduğu halde, ne oldu da birden başarılı oluverdi? Aynı müdür madem başarılı idi neden görevden alındı? Peki, bu müdür ödüllendirildi mi cezalandırıldı mı?

Yine başarısız diye görevden alınan iki okul müdürüne verilen Başarı Belgeleri hangi rasyonel başarılarının tezahürüdür? Madem başarılılardı neden görevden alındılar? Madem başarısızdılar neden başarı belgesi verildi?

Ne yazık ki! Bugün sohbet ettiğim hiçbir öğretmenin kurumuna tam güven duyduğunu görmüyorum… Mesleki heyecanlarının kalmadığını beyan eden hiçte az değil…

Geçtiğimiz eğitim ve öğretim yılının başarı grafikleri incelendiğinde son 10-15 yılda ilk 5’e giren ilçemizin daha başarısız olduğunu da söylemek hiç yanlış olmaz…

Bu başarısızlığı tamamı ile sistem değişikliklerine bağlamak doğru değil… Üstelik yazımda belirttiğim sebepler ve belirtmek istemediğim onca olumsuzluklar ilçemizin öğretim seviyesinin çok daha aşağılarda seyretmesine sebep olacaktır…

Hülasası;

Bunun ceremesini hem meslekten soğutulan öğretmenler, hem çocuklarımız hem de evlatları üzerinden birçok hayal kuran ebeveyn çekecektir…

Öyleyse; bu müptezelliğin giderilmesi, saygınlığın artırılması, İlçe Milli Eğitiminin tekrar güven duyulan, adaletli davranacağına inanılan, uyumlu çalışmanın kaynağı olan bir kurum haline getirilmesi şarttır…

Yeni atanan İlçe Milli Eğitim Müdürünün bu anlamda işi çok zor… Çok çaba sarf etmelidir… Camiasına güveni yeniden kazandırmalıdır…

İki kez Maarif Nezareti (Milli Eğitim Bakanlığı) görevine getirilen Emrullah Efendi, Şaka niyeti ile söylemiş olsa bile 2. Meşrutiyet döneminde ağzından çıkan “Şu mektepler olmasaydı maarifi ne güzel idare ederdim” sözü bir asrı geçkin zamandır unutulmuyor

Dolayısı ile eğitim ve öğretim kurumları ve sistem zafiyetlerinin vereceği zararlar asla unutulmayacağı gibi birkaç kuşakta da tamiri mümkün olmayan yaralar açacaktır…

Sürç-i lisanım var ise; çok sevdiğim öğretmenlik müessesesinin bütün muallimlerinin affına sığınıyorum zira yara bizim yaramız… Bu asla bir oyun değildir…

Ne demiş türkülerimiz…

“Faydasız çamuru vurma duvara yağmur yağar emeklerin zayi olur…”

GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ

“Benden demesi…”

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve toroslargazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.