İnziva olmasa da, sabahın köründe tırmanış sonrası zirvede kurabildiğim kısa süreli iletişimin dışında şehirden uzak kaldım bir süre… Telefonumda bir sürü cevapsız arama, Whatshap, e-mail, Messenger ve diğer sosyal paylaşım sayfalarında mesaj, ileti… Telefonumda kaydı olmayan bir numaradan Whatshapa düşen mesaj dikkatimi çekti “Hakkı bey Selamünaleyküm…” demiş meçhul… Güneşle temaşa anında gördüğüm bu selama zirvede yakalayabildiğimiz kısa iletişim anında “Aleykümselâm kardeş… Dağdayım telefon çekmiyor. Zirve yapınca gördüm selamınızı… Özür…” cevabını verebildim… Mesajın sahibinin, Necmettin Erbakan Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Sayın Ayhan Tekin olduğunu, üç günlük terki diyarın ardından öğrenebildim ve görüşme imkânı bulabildik… Bu alçak gönüllü ses; Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Sayın Muzaffer Şeker adına bir hafta önce köşemde konu ettiğim ‘ADI BİZİM DADI BAŞKALARININ’ başlıklı köşe yazımda belirttiğim hususlarla ilgili bilgi vermek için aramış… Doğrusu, taşra da köşe yazarlığı yapan bizleri ziyadesi ile mutlu eden diyaloglar bunlar… Amacınız bağcı dövmek olmayıp, üzüm yemek olunca da; maksadın hâsıl olduğunu görmek, duymak hoş işte… Var mı samimiyet gibisi… Abdestimizden şüphemiz yok Elhamdülillah… Hamdolsun… Şükürler olsun… Efendim bahse konu köşe yazımda bir kaç husustan söz etmiştim… -1996 yılında kurulan ancak 19 yıldır açılamayan, İlahiyat fakültesi girişinde namaz kılanlar arasında paravan olarak kullanılan Seydişehir Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu levhası… -Seydişehir Meslek Yüksek Okulu bünyesinde kurulduğu ancak yerleştirmelerin Konya’da ki okullara yapılacağını beyan ettiğim Ağız ve Diş Sağlığı bölümü, Un ve Unlu Mamuller Teknolojisi yani Değirmencilik bölümleri… Akademisyen camiasının sevilen ismi N.E. Üniversitesi Rektörü Sayın Muzaffer şeker, mesele ettiğim bu konulara Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Ayhan Tekin bey vasıtası ile şöyle açıklı getirmiş… “Seydişehir Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulunun açılması için ciddi görüşmeler yaptık ancak kuruluş için gerekli akademisyen kadrosunu oluşturamadık…” “Ağız ve Diş Sağlığı bölümünü ise; Konya’daki okullarımız bünyesinde kurmak istedik YÖK tarafından uygun bulunmadı… Bizde Seydişehir Meslek Yüksek Okulu bünyesinde kurduk… Okulu Konya’da açmamızın sebebi hastanenin yanında açılmasının uygun olmasındandır…” “Un ve Unlu Mamuller Teknolojisi yani Değirmencilik bölümünün Seydişehir Meslek Yüksek Okulu bünyesinde açılmasının sebebi yine; YÖK’ün aynı gerekçe ile sıcak bakmamasından ve Değirmencilik bölümünün açılmasına birlikte karar verdiğimiz sanayi odalarımızla yaptığımız protokol gereği, okulun Konya’da açılma zorunluluğundandır…” İcra makamı değiliz dolayısı ile sosyal sorumluluğumuz gereği haberdar etmekle sorumlu bulunduğumuz bu meseleye makamdan gelen açıklama böyle… İlgili köşe yazımda belirttiğim üzere; Ahkâm kesip hesap sorma ukalalığında değiliz… Hiç kimse böyle algılamasın ancak bu meselenin Akademisyen bakışı ve resmi rajonunun yanında Seydişehir’i ilgilendiren bir sosyal boyutu var… Yasal gerekçelerle, senato da alınan kararlar, yönetmelikler, protokoller uygulanırken sosyal boyutu göz ardı edilmemelidir… Öyle yada böyle okuldaki öğrenci sayısı azalmıştır… Küçülme yaşamaktadır… Bu gelişmeler bize göre Seydişehir için hayati önem arz etmektedir… Hülasası; Seydişehir Meslek Yüksek Okulu ve Ahmet Cengiz Mühendislik Fakültesinin Şehir dinamikleri ile diyalogu 2013 Temmuzundan bu yana neredeyse sıfır düzeyindedir… Kibir hâkimdir… Efendim; Yazılarımın hepsinde Rabbime benzeri şekilde dua ederim ancak çağın virüsü hasedin; psikolojime verdiği zararın farkında olan bir dostum şu duayı yapmamı istedi… Ve sesli yapıyorum duamı… “Ey kalem; nefsime yenik düşüp bana kötü yazılar yazdırma ki mahcup olmayayım… Ey Kalem, doğruyu yazdır ki! Ben onu yeneyim… Amin…” Bu vesile ile N. Erbakan Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Ayhan Tekin vasıtası ile Rektörümüz Sayın Muzaffer Şeker’den taşraya yansıyan tevazu ve açıklamalar için teşekkür ederim… GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ " Kasıntılık yapıp insanlara karşı böbürlenme ve yeryüzünde çalım satarak dolaşma! Zira unutma ki Allah kendini beğenmiş kibirliyi sevmez...” Lokman Suresi-Ayet 18