Seyyid Harun Veli’nin o tarihlerde Müslüman tabanın bulunmadığı ilçemiz coğrafyasını yurt tutması, vakıflar kurması, leblebi imalatına vesile olması; dönüm noktaları bağlamında akla gelen ilk tarihsel gerçektir… Yeni kurulan şehrimizin ekonomik miladı ise; Eşref oğlu Mehmet Bey’in destekleri ile kurulan vakıflardır… İkinci tarihsel gerçek ise; 1956 yılında bulduğu boksit madeni ile ikinci önemli dönüm noktasının ilk imzalarını atan Merhum Mümin (Dede) Demiroğlu… Alüminyum fabrikalarının ilçe sınırlarında tesis edilmesi için verdikleri büyük mücadele sonucu başlayan değişimin yerel mimarları olan dönemin Belediye Başkanı Merhum Nevzat Akbaş ve Milletvekilimiz Merhum Necati Kalaycıoğlu’dur… Kuruluşumuzdan bu yana çakıl taşı büyüklüğünde bile olsa hizmeti geçen bütün yerel dinamiklerimize, tüzel kişiliklere ve bireylerin cümlesine sonsuz müteşekkiriz… Geçtiğimiz Perşembe günü telefon marifeti ile aldığım davet üzerine gittiğim Belediye Başkanı Abdulkadir Çat’ın makamında yaklaşık bir yıl önce başlayan üçüncü önemli tarihsel gerçeğin şahidi oldum… Ketirağılları bölgesinde bulunan Seydişehir Belediyesine ait iki termal kuyu ve Taraşçı Belediyesi sınırlarında olan 365 bin metrekarelik alana ilk etapta yaklaşık 250 milyon liralık tesis yapacak olan Osman Nuri Bakırcı; yaklaşık 167 bin lira tutarındaki ot bedelinin yatırıldığına dair belge ve samimi, içten duyguları ile birlikte geldi… (Ahmet Cengiz Mühendislik Fakülte inşaatı arsası için 50 bin lira tutarında ki ot bedeli tutarını toplayamadığımızı, kavgalarımızı hatırladım bu arada) Bu gelişin; ilçemizin ve Alüminyum tesislerinin kuruluşundan sonra üçüncü önemli dönüm noktası ve tarihsel gerçeğin gelişi olduğunu düşündüm… Yapılacak tesislerde günlük 5 bin kişinin kalacağı göz önünde bulundurulursa Seydişehir’in sosyal ve ekonomik değişimine ne kadar etki edeceğini tasavvur etmek çok zor olmaz… Esnaf, ticaret, müşteri, lokanta, misafirhane, otel gibi iktisadi varlığımızın temelini oluşturan bütün varlıklarımız tepeden tırnağa termal tesislere endeksli değişimlere şimdiden hazır olsun… Bu yatırımın üç yıl içerisinde 1 milyar 500 bin liraya ulaşacağını düşününce de ilçemizin ülkenin en önemli termal noktası olacağı kanaatindeyim… Müteşebbislerimiz şimdiden ilçemize özgü hediyelik eşyaların imalatına kafa yorsunlar zira termal tesislerin cazibesi sadece yapılacak olan tesislerden mütevellit değil… Seydişehir Belediyesinin talebi üzerine; Sağlık Bakanlığı bünyesindeki Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkanlığının 20.12.2013 tarihinde toplanan Tıbbi Değerlendirme Kurulunun raporu gösteriyor ki, tesislerdeki termal su birçok hastalığa şifa olabilecek nitelikte ve içilebilir özelliğe sahip… Analiz raporunun tıbbi tanımlamasına göre; Romatizmal hastalıklar (romatiod artrit, ankilozan spondalit gibi,) kronik bel ağrılarında, eklem hastalıklarında, miyozit, tendinit, travma, fibromiyalaji sendromu, yumuşak doku hastalıkları, ortopedik operasyonlar, beyin ve sinir cerrahisi sonrası gibi uzun süreli hareketsiz kalma durumlarında, mide barsak sisteminin fonksiyonel rahatsızlıklarında ve daha bir çok hastalığın doktor kontrolünde tedavisinde kullanılabileceği düşünülürse ülkemizin termal tesisleri açısından en büyük cazibesi olacağı kanaatindeyim… 5 bin konutun yapılacağı tesislerin yaklaşık 1,5-2 yıl içerisinde tamamlanıp hizmete sunulacağı da dikkate alınırsa, alüminyum tesislerinden sonra bölgenin en büyük istihdam kaynağı olacağı da aşikâr… Tarihimize termal sıcaklığında damgasını vuracak bu gerçeğin ilk önderleri hiç kuşkusuz İlçemiz Kaymakamı Tuncay Sonel, Belediye Başkanımız Abdulkadir Çat ve Taraşçı Belediye Başkanı Yasin Şahin’dir… Tesisleri yapacak olan iş adamı Osman Nuri Bakırcı’ya gelince… Diline vuran dostça cümlelerin arkasında yatan samimiyeti hissetmemek mümkün değildi… İş yaptığı ülke coğrafyasında Seydişehir’de gördüğü sıcak alakaya görmediğini hatta birçok zorlukların heveslerini kırdığından söz etti… “Seydişehir’de Kaymakamımız Tuncay Sonel Belediye başkanımız Abdulkadir Çat ve Taraşçı Belediye Başkanı Yasin Şahin ve diğer kurumlardan gördüğüm destek, ikna gayretleri, Seydişehirlinin samimi yaklaşımı ve eşimin Seydişehir’de gördüğü misafirperverlik üzerine ısrarı beni vazgeçmek üzere olduğum bu projeye sıkıca sarılmama sebep oldu…” derken yürekten konuşuyordu… Hülasası; Seydişehirli bütün yerel dinamiklerini, geleceğe dair planlarını yaparken termal tesislerin sosyal ve ekonomik atimize vuracağı gerçekten hareket etmelidir… Herkes elini taşın altına koyup bu büyük projeye hiç olmazsa gönül desteği vermelidir… Bu tarihsel gerçeğin ve Seydişehir’in üçüncü önemli dönüm noktasının içini dolduran ne kadar argüman varsa geleceğin Seydişehirli çocukları yedi ceddine dua edecektir… Bu gelişme bana göre yerel seçimlerden çok daha önemlidir öyleyse ilk yerel duayı da ben yapmış olayım kendimce… ‘Evinize buğday yağsın emi…’ GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ “Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir.” Hz. Muhammed (S.A.V)