ALİ SAYLAM
Köşe Yazarı
ALİ SAYLAM
 

Su, Su, Su…

Dünyanın birinci sorunu, Türkiye’nin birinci sorunu, Seydişehir’in birinci sorunu SU! Küresel ısınmanın neticesinde su kaynaklarının azalması ile dünya S.O.S verirken bu evrensel sorunun ayak sesleri Seydişehir’de de duyulmaya başladı. İçme suyumuz, tarımsal su sorunumuz gündemden düşmezken birde şimdi Seydişehir’in akciğeri güzelim bağarasının su sorunu ayyuka çıktı. Geçtiğimiz hafta aniden Pınarbaşı’nın suyu kesilince bağ sahipleri soluğu Pınarbaşı’nın pınarlarında alarak sıkıntının kaynağını irdelemek istediler. Sadece Pınarbaşı’ndan sulayan bağ sahipleri değil Akçay Deresinden bağlarını sulayanlarda çayın suyu kesilince onlarda feryat etmeye başladılar. Bu önemli soruna Kaymakamlık, Seydişehir Belediyesi, KOSKİ, DSİ, hatta halkımızla hep birlikte çare aramalıyız. İçme suyu sorunu konusunda suyumuz hazır. Yaylacık, Ketenli, Dikilitaş bölgesinden akıp gelen Bostandere’de ki suyun hem debisi hem de kalitesi yeterli. Bildiğim kadarıyla KOSKİ’de burayla ilgili proje çalışmalarını devam ettiriyor. Suğla, tarımsal sulamasında ise birkaç gün önce Seydişehir’e gelen Konya Ak Parti Milletvekili Halil Etyemez, bizzat kendisinin ilgilendiğini söyleyerek Çatmakaya düdenlerine giden suyun Suğla Ovası’na çevrilmesi için DSİ çalışmalarının devam ettiğinden bahsetti. Haksızlık da etmeyelim. Bu önemli su sorunuyla ilgili kayıtsız kalınıyor eleştirilerine katılmıyorum. Ama sonuç almada pek istediğimiz gibi olmuyor. Umarım bu iki proje sekteye uğramadan hayata geçirilir. Basın mensubu olarak ve şahsım adına bu konuyu önemine binaen çentik pilavı gibi her zaman gündeme getirmeye devam edeceğiz. Ayyuka çıkan bağarasının su sorunu ile ilgili ise; bağ sahiplerine katılıyorum. Acilen çare bulunması gerekiyor. Konuyla ilgili bağarasının bir bölümünü sulamak için yapılan başta Gökçehüyük 2.barajının katkısı ne kadar? Birde önceleri izine tabi olan ve sonradan kaldırılan su kuyularının, yerden mantar biter gibi kazılan kuyuların sayılarının hızlıca artması. İçme suyumuzun başta Kuğulu suyunun içme suyu olarak kullanılmasından vazgeçilmesi ama bunun içinde Bostandere yada boşa akan başka çevre kaynaklardaki suların içme suyu olarak kazandırılması bir öneri olarak değerlendirilmesini isterim. Aslında güzel ilçemiz küresel ısınmadan kaynaklı su sorununda belki de en az etkilenen şehir olabilir. Şöyle ki; bizim dört tarafımızın dağlarla çevrili olması, doğal baraj olarak zenginliğimizi gösterir. Ayrıca geniş su havzalarına sahibiz. Yapılacak tek şey acil kotuyla bu sorunun üzerine yoğunlaşıp ileriye dönük plan yaparak şimdiden suyla ilgili tasarruf önlemelerini almak gerekir. Yarın çok geç olabilir…  
Ekleme Tarihi: 08 Ağustos 2022 - Pazartesi

Su, Su, Su…

Dünyanın birinci sorunu, Türkiye’nin birinci sorunu, Seydişehir’in birinci sorunu SU!

Küresel ısınmanın neticesinde su kaynaklarının azalması ile dünya S.O.S verirken bu evrensel sorunun ayak sesleri Seydişehir’de de duyulmaya başladı.

İçme suyumuz, tarımsal su sorunumuz gündemden düşmezken birde şimdi Seydişehir’in akciğeri güzelim bağarasının su sorunu ayyuka çıktı.

Geçtiğimiz hafta aniden Pınarbaşı’nın suyu kesilince bağ sahipleri soluğu Pınarbaşı’nın pınarlarında alarak sıkıntının kaynağını irdelemek istediler.

Sadece Pınarbaşı’ndan sulayan bağ sahipleri değil Akçay Deresinden bağlarını sulayanlarda çayın suyu kesilince onlarda feryat etmeye başladılar.

Bu önemli soruna Kaymakamlık, Seydişehir Belediyesi, KOSKİ, DSİ, hatta halkımızla hep birlikte çare aramalıyız.

İçme suyu sorunu konusunda suyumuz hazır. Yaylacık, Ketenli, Dikilitaş bölgesinden akıp gelen Bostandere’de ki suyun hem debisi hem de kalitesi yeterli. Bildiğim kadarıyla KOSKİ’de burayla ilgili proje çalışmalarını devam ettiriyor.

Suğla, tarımsal sulamasında ise birkaç gün önce Seydişehir’e gelen Konya Ak Parti Milletvekili Halil Etyemez, bizzat kendisinin ilgilendiğini söyleyerek Çatmakaya düdenlerine giden suyun Suğla Ovası’na çevrilmesi için DSİ çalışmalarının devam ettiğinden bahsetti.

Haksızlık da etmeyelim.

Bu önemli su sorunuyla ilgili kayıtsız kalınıyor eleştirilerine katılmıyorum.

Ama sonuç almada pek istediğimiz gibi olmuyor.

Umarım bu iki proje sekteye uğramadan hayata geçirilir.

Basın mensubu olarak ve şahsım adına bu konuyu önemine binaen çentik pilavı gibi her zaman gündeme getirmeye devam edeceğiz.

Ayyuka çıkan bağarasının su sorunu ile ilgili ise; bağ sahiplerine katılıyorum. Acilen çare bulunması gerekiyor.

Konuyla ilgili bağarasının bir bölümünü sulamak için yapılan başta Gökçehüyük 2.barajının katkısı ne kadar?

Birde önceleri izine tabi olan ve sonradan kaldırılan su kuyularının, yerden mantar biter gibi kazılan kuyuların sayılarının hızlıca artması.

İçme suyumuzun başta Kuğulu suyunun içme suyu olarak kullanılmasından vazgeçilmesi ama bunun içinde Bostandere yada boşa akan başka çevre kaynaklardaki suların içme suyu olarak kazandırılması bir öneri olarak değerlendirilmesini isterim.

Aslında güzel ilçemiz küresel ısınmadan kaynaklı su sorununda belki de en az etkilenen şehir olabilir.

Şöyle ki; bizim dört tarafımızın dağlarla çevrili olması, doğal baraj olarak zenginliğimizi gösterir. Ayrıca geniş su havzalarına sahibiz.

Yapılacak tek şey acil kotuyla bu sorunun üzerine yoğunlaşıp ileriye dönük plan yaparak şimdiden suyla ilgili tasarruf önlemelerini almak gerekir.

Yarın çok geç olabilir…

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve toroslargazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.