MAHMUT ESAT EFENDİ 11.KEZ ANILDI
MAHMUT ESAT EFENDİ 11.KEZ ANILDI
Gazeteciler Cemiyeti ve Mahmut Esat Anadolu Lisesi ve Ortaokulunun birlikte düzenlemiş oldukları Tapu Kadastronun kurucusu Müderris Devlet ve ilim adamı Seydişehirli Mahmut Esat Efendiyi anma programı Hükümet konağı meydanındaki büstünün önünde gerçekleşti.
Gazeteciler Cemiyeti ve Mahmut Esat Anadolu Lisesi ve Ortaokulunun birlikte düzenlemiş oldukları Tapu Kadastronun kurucusu Müderris Devlet ve ilim adamı Seydişehirli Mahmut Esat Efendiyi anma programı Hükümet konağı meydanındaki büstünün önünde gerçekleşti.
Bu yıl 11.’si düzenlenen anma programına ilçe Milli Eğitim müdürü Tahir Kibar, STK örgüt başkanları, CHP, Ak Parti, MHP ilçe başkanları, Seydişehir Tapu müdürlüğü ve Kadastro şefliği çalışanları, Yalıhüyük Tapu müdürü ve çalışanları, Mahmut Esat Anadolu lisesi ve Ortaokulu öğrencileri, Mahmut Esat Ortaokulu eski müdürleri ve vatandaşlar katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının söylenmesinden sonra program Gazeteciler Cemiyeti başkanı Ali Saylam’ın açılış konuşmasıyla başladı.
Mahmut Esat Efendinin biyografisinin okunmasından sonra Eğitimci-Yazar Ayşe Ünüvar, Mahmut Esat Efendinin hayatı ve ilim adamlığı ile ilgili konuşmasıyla devam etti.
Mahmut Esat Efendi kitabının yazarı emekli imam Âdem Atalay’ın Kuran-ı Kerim tilaveti ve duasıyla son buldu.
Katılımcıların büyük ilgisini çeken Eğitimci-Yazar Ayşe Ünüvar Mahmut Esat Efendiyi anlatan konuşmasında; “Değerli büyüğümüz Seydişehir’in yetiştirdiği önemli fikir adamlarından Mahmut Esat Efendiyi anmak üzere burada toplanmış bulunmaktayız. Seydişehirli Mahmud Esad Osmanlı'nın son dönemlerinde yetişen entelektüel ilim adamlarımızdan biridir. Hayatı, sanatı, değerleri ve aldığı payeler elbette değerli ve önemlidir bizler için. Lakin ben burada sizlere Mahmut Esat Efendi büyüğümüzün eserlerinden Hukukçuluğundan ve Kadastronun kurucusu olmasından öte ilmi kişiliği akla felsefeye sanata ve yeniliğe verdiği önem üzerinde durmak isterim ki; O’nun adının verildiği lisede öğretmen olma şerefine erişmiş bir felsefeci bir yazar olarak düşünen akleden ve yeniliğe açık gençler yetiştirebilme gayeme erebileyim.
M. Esad Efendinin fıtraten zeki, açık fikirli, ileri görüşlü, ileriyi ve yeniyi seven bir karaktere sahip olduğu Onun için medresedeki geleneksel ilimleri tahsil yanında, akli, felsefi, tabii ve müsbet ilimleri de tahsil etmiştir. Fransızca, İngilizce ve Almanca öğrenmiş, bu dillerden tercümeler yapmış, Batıdaki ilmi faaliyetleri ve fikri hareketleri takip etmiştir. Geliştirdiği yabancı dilleri sayesinde Batı dillerinden çeviriler yaparak bazı eserleri Türkçeye kazandırmıştır.
Mahmut Esat Efendi büyüğümüzle ilgili iki küçük anekdotu sizlere aktararak konuşmamı bitirmek isterim;
Mahmud Esad Efendinin UsUl-ü Hadis kitabı yayınlandığı zaman Ahmet Cevdet Paşa kendisine gönderdiği mektup da büyük bir zeka ve ilmi iktidar keşfetmiş olduğunu bildirmiştir ve;
"Ömrü boyunca durmadan çalışan bir zeka harikası, bir bilgi hazinesi olan
M.Esad Efendi hemen hemen bütün ilimlerle meşgul olmuş ve bir
çok eser yazmıştır. Dindar, güler yüzlü ve kibar bir kişidir. Fevkalade bir hitabet kudretine
sahip, telkin kudreti yüksek, hafızası da zekası gibi harikadır. Unutmanın
ne demek olduğunu bilmez. Bütün
bu bilgileri sırf kendi gayreti ve zekası sayesinde kazanmış, ender yetişen ilim
adamlarımızdandır " demektedir.
Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Ord. Prof. Ali Fuat Başgil'in Mahmut Esat Efendiyi anma programın Açılış Konuşmasının
Bir Bölümünü de ikinci anekdot olarak aktarmak isterim;
"Mahmut Esat Efendinin büyüklüğü bilhassa ilk gençliğinden son nefesine kadar
içi sönmez bir öğrenme ve öğretme aşkı ile tutuşan temiz kanlı ve yürekli bir
memleket evladı bir münevver, gayet dürüst ve faziletli bir devlet adamı olmasındandır.
Merhum bütün ömrünce, saatlerini bile hesabetmek suretiyle, devamlı
çalışmış, okumak ve her şeyi öğrenmek aşkıyla yaşamıştır. O muhtelif mevzulara
dair çok eser yazmıştır. Merhumun içindeki sönmeyen öğrenme arzusunun genişliği bilmeyenlerce zor anlaşılır. Halbuki merhum sürekli arayan, hakikate
varmak için, okuyup öğrendikçe bilmediğini daha iyi anlayan kamil bir insan olmuştur.
Onun ideali, geniş bir kültür dairesi içinde aradığını bulmak idi. Merhumun tahsil devreleri ve ilmi mesaisi hatırlanınca bu nokta daha iyi aydınlanır." Demektedir...
Ben de derim ki acizane olarak; büyüklerimin beni yetiştirenlerin izniyle;
Bizler büyüklerimizi rahmetle anmanın yanında, onların fikir tecrübe ve öngörülerini yeni nesillere aktarmakla görevli olmalıyız düşüncesinden yola çıkarak Şehr-i Seyyid’in toprağını mayalayan Seyyid –Harun-u Veli Hz. İzni ile bu mecrada yetişenlerin mezar topraklarını dualarımız ve onların fikirlerini yaşatmamızla sulayacağız derim” dedi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.