SEYDİŞEHİR DEPREM

Güncel (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 21.11.2020 - 02:23, Güncelleme: 21.11.2020 - 02:23
 

SEYDİŞEHİR DEPREM

Toroslar Gazetesi olarak artık İstanbul ve bölgesinde deprem gerçeğinin bir gün er geç kaçınılmaz olacağı ve tersine göçün başlayacağını düşünerek Prof. Dr. Yaşar Eren Konya Teknik Üniversitesi’nden Seydişehir ve bölgesini kapsayan depremle ilgili bilimsel çalışmasından faydalanarak jeoloji mühendisi bir arkadaşımızın hazırlamış olduğu Seydişehir Deprem adlı makaleyi siz okuyucularımızla paylaşmak istedik..

Yer kabuğunu oluşturan levhaların hareketleri sonucu oluşan gerilme ve sıkışmalar, yer kabuğunun bazı bölümlerinde yüzyıllar boyunca enerji biriktirir. Bu enerjiler zaman zaman ortaya çıkar.Yer kabuğunun bu hareketli kesimlerine FAY denir. Zorlanma ve sürtünmenin etkisiyle kısa zaman içerisinde çok şiddetli kırılma ve hareket ortaya çıkar. Oluşan ilk harekete deprem(ana şok),şiddetli sarsıntının etkisiyle  o bölgedeki yer kabuğunun zayıf diğer kısımlarının kırılmasına da "artçı  depremler" (artçı şoklar) denir. Konya bölgesinde  aktif ve potansiyel  olarak önemli uzunluklarda  faylar mevcuttur.Bu faylar çevre il ve ilçeler için  potansiyel açıdan tehdit oluşturabilir. Konya bölgesinin büyük bir bölümü deprem riski açısından 4. zon ve tehlikesiz zon içinde yer almasına rağmen, yörede aktif veya potansiyel olarak aktif faylar bulunmaktadır.Bu faylardan Akşehir fayı ile Tuzgölü fayı en önemli faylardır. Bölgede söz konusu fayların dışında  memleketimize en yakın Beyşehir olmak üzere, Ilgın, Eldeş, İnsuyu, Sultanhanı, Altınekin, Akçaşar ve Güvenç fayı vb. gibi önemli uzunluklarda diğer faylar da bulunmaktadır. (Prof.Dr. Yaşar Eren Konya Teknik Üniversitesi) Ancak bilinen tarihsel dönem içinde  bu faylara bağlı olarak yıkıcı depremlerin varlığı  bilinmemektedir.Fayların tekrarlanma aralıklarının oldukça uzun (yüzyıllar ve bin yıllar)  olmasından ya da  bu faylardaki hareketlerin tektonik açıdan  çok yavaş ve sürekli bir şekilde gelişmesinden  kaynaklanmaktadır.(Prof. Dr. Yaşar Eren Konya Teknik Üniversitesi) Memleketimizde  tarihsel dönem içinde  yıkıcı bir deprem kaydedilmemiştir. İlçemizde yakın zamanda  olan  ve 11 dakika arayla hissedilen Richter ölçeğine göre 3,5 ve 3,8  büyüklüğünde 2 deprem meydana gelmişti. AFAD tarafından merkez üssü Seydişehir olarak  saptanan deprem  yerin 9,71 km derinliğinde  ve 3,5 Richter ölçeğindeydi. Bundan 11 dakika sonra ise 3,8 büyüklüğündeki deprem  7,9 km derinlikte oluşmuştu. Kandilli Rasathanesi  depremlerin Merkez üssünü Muradiye Mahallesi olarak açıklamıştı. 2019.04.21 05:29:48  37.5533   32.0715        7.5      -.-  2.5  -.-   MESUDIYE-SEYDISEHIR (KONYA)                       Bu arada Seydişehir Mesudiye Mahallesi merkez üssü olan 2.5 büyüklüğünde deprem meydana geldi.. (Son güncelleme 20 Nisan 2019) 2019.04.21 02:12:18  37.5942   32.0135       11.0      -.-  2.1  -.-   OGLAKCI-SEYDISEHIR (KONYA)                         2019.04.21 00:07:05  37.5380   32.0962        9.0      -.-  2.6  -.-   MESUDIYE-SEYDISEHIR (KONYA)                      2019.04.20 23:56:15  37.5365   32.0905        5.4      -.-  2.0  -.-   MESUDIYE-SEYDISEHIR (KONYA)                        Ufacık Mahallesi'nde 3.5 şiddetinde küçük çaplı sarsıntı meydana geldi. Ufacık'ta ilk depremin ardından yerin Saat 04.41'de 5.8 KM derinliğinde 2.9 büyüklüğünde bir sarsıntı daha meydana geldi Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi'ne göre depremin merkez üssü Konya Seydişehir ilçesi Bostandere, Gevrekli ile Ufacık mahallesi arasında görülmüştü. 19.04.2016-Antalya Korkuteli  derinlik 83,7 km,19.04.2016 Bucak Burdur  ve sonrasında  yaşanan depremlere bakıldığında  Seydişehir depremlerinin lokal kırılmalar olduğu görülür. SANAYİ İSTANBUL’DAN SEYDİŞEHİR'E En çok tartışılan konuların başında İstanbul depremi geliyor. Uzmanlara göre bu er ya da geç olacak ve  kaçınılmaz. Bölgede yaşanan son depremlerin de büyük depremi tetiklediği ifade ediliyor. Türk sanayisinin önemli bir bölümü İstanbul’da. Bu da İstanbul’a nüfus yığılmasına yol açıyor. Uzmanlar İstanbul’dan “tersine göç” için harekete geçilmesini öneriyorlar. Bunun için de öne çıkan seçenek devlet teşvikleri. İstanbul ve çevresine yoğunlaşan sanayinin teşvik politikasıyla diğer illere kaydırılması öngörülüyor. Memleketimiz özelinde ise şimdiye kadar büyük deprem hikayesinin olmaması, Belediyemizin ve OSB'nin yatırımcılara sağladığı imkanlar  ve Seydişehir'in Anadolu'nun Akdeniz'e açılan kapısı olması, Antalya limanına olan yakınlığı ilçemizi yatırımcılar için  çekim noktası haline getiriyor.  
Toroslar Gazetesi olarak artık İstanbul ve bölgesinde deprem gerçeğinin bir gün er geç kaçınılmaz olacağı ve tersine göçün başlayacağını düşünerek Prof. Dr. Yaşar Eren Konya Teknik Üniversitesi’nden Seydişehir ve bölgesini kapsayan depremle ilgili bilimsel çalışmasından faydalanarak jeoloji mühendisi bir arkadaşımızın hazırlamış olduğu Seydişehir Deprem adlı makaleyi siz okuyucularımızla paylaşmak istedik..

Yer kabuğunu oluşturan levhaların hareketleri sonucu oluşan gerilme ve sıkışmalar, yer kabuğunun bazı bölümlerinde yüzyıllar boyunca enerji biriktirir. Bu enerjiler zaman zaman ortaya çıkar.Yer kabuğunun bu hareketli kesimlerine FAY denir. Zorlanma ve sürtünmenin etkisiyle kısa zaman içerisinde çok şiddetli kırılma ve hareket ortaya çıkar. Oluşan ilk harekete deprem(ana şok),şiddetli sarsıntının etkisiyle  o bölgedeki yer kabuğunun zayıf diğer kısımlarının kırılmasına da "artçı  depremler" (artçı şoklar) denir.

Konya bölgesinde  aktif ve potansiyel  olarak önemli uzunluklarda  faylar mevcuttur.Bu faylar çevre il ve ilçeler için  potansiyel açıdan tehdit oluşturabilir. Konya bölgesinin büyük bir bölümü deprem riski açısından 4. zon ve tehlikesiz zon içinde yer almasına rağmen, yörede aktif veya potansiyel olarak aktif faylar bulunmaktadır.Bu faylardan Akşehir fayı ile Tuzgölü fayı en önemli faylardır. Bölgede söz konusu fayların dışında  memleketimize en yakın Beyşehir olmak üzere, Ilgın, Eldeş, İnsuyu, Sultanhanı, Altınekin, Akçaşar ve Güvenç fayı vb. gibi önemli uzunluklarda diğer faylar da bulunmaktadır. (Prof.Dr. Yaşar Eren Konya Teknik Üniversitesi)

Ancak bilinen tarihsel dönem içinde  bu faylara bağlı olarak yıkıcı depremlerin varlığı  bilinmemektedir.Fayların tekrarlanma aralıklarının oldukça uzun (yüzyıllar ve bin yıllar)  olmasından

ya da  bu faylardaki hareketlerin tektonik açıdan  çok yavaş ve sürekli bir şekilde gelişmesinden  kaynaklanmaktadır.(Prof. Dr. Yaşar Eren Konya Teknik Üniversitesi)

Memleketimizde  tarihsel dönem içinde  yıkıcı bir deprem kaydedilmemiştir.

İlçemizde yakın zamanda  olan  ve 11 dakika arayla hissedilen Richter ölçeğine göre 3,5 ve 3,8  büyüklüğünde 2 deprem meydana gelmişti. AFAD tarafından merkez üssü Seydişehir olarak  saptanan deprem  yerin 9,71 km derinliğinde  ve 3,5 Richter ölçeğindeydi. Bundan 11 dakika sonra ise 3,8 büyüklüğündeki deprem  7,9 km derinlikte oluşmuştu. Kandilli Rasathanesi  depremlerin Merkez üssünü Muradiye Mahallesi olarak açıklamıştı.

2019.04.21 05:29:48  37.5533   32.0715        7.5      -.-  2.5  -.-   MESUDIYE-SEYDISEHIR (KONYA)                      

Bu arada Seydişehir Mesudiye Mahallesi merkez üssü olan 2.5 büyüklüğünde deprem meydana geldi.. (Son güncelleme 20 Nisan 2019)

2019.04.21 02:12:18  37.5942   32.0135       11.0      -.-  2.1  -.-   OGLAKCI-SEYDISEHIR (KONYA)                        

2019.04.21 00:07:05  37.5380   32.0962        9.0      -.-  2.6  -.-   MESUDIYE-SEYDISEHIR (KONYA)                     

2019.04.20 23:56:15  37.5365   32.0905        5.4      -.-  2.0  -.-   MESUDIYE-SEYDISEHIR (KONYA)                       

Ufacık Mahallesi'nde 3.5 şiddetinde küçük çaplı sarsıntı meydana geldi.

Ufacık'ta ilk depremin ardından yerin Saat 04.41'de 5.8 KM derinliğinde 2.9 büyüklüğünde bir sarsıntı daha meydana geldi

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi'ne göre depremin merkez üssü Konya Seydişehir ilçesi Bostandere, Gevrekli ile Ufacık mahallesi arasında görülmüştü.

19.04.2016-Antalya Korkuteli  derinlik 83,7 km,19.04.2016 Bucak Burdur  ve sonrasında  yaşanan depremlere bakıldığında  Seydişehir depremlerinin lokal kırılmalar olduğu görülür.

SANAYİ İSTANBUL’DAN SEYDİŞEHİR'E

En çok tartışılan konuların başında İstanbul depremi geliyor. Uzmanlara göre bu er ya da geç olacak ve  kaçınılmaz. Bölgede yaşanan son depremlerin de büyük depremi tetiklediği ifade ediliyor. Türk sanayisinin önemli bir bölümü İstanbul’da. Bu da İstanbul’a nüfus yığılmasına yol açıyor.

Uzmanlar İstanbul’dan “tersine göç” için harekete geçilmesini öneriyorlar. Bunun için de öne çıkan seçenek devlet teşvikleri. İstanbul ve çevresine yoğunlaşan sanayinin teşvik politikasıyla diğer illere kaydırılması öngörülüyor.

Memleketimiz özelinde ise şimdiye kadar büyük deprem hikayesinin olmaması, Belediyemizin ve OSB'nin yatırımcılara sağladığı imkanlar  ve Seydişehir'in Anadolu'nun Akdeniz'e açılan kapısı olması, Antalya limanına olan yakınlığı ilçemizi yatırımcılar için  çekim noktası haline getiriyor.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve toroslargazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.